Guarana

Uzun yıllar önce Amazon ormanlarında mutluluk içinde yaşayan bir çift varmış. Çiftin tek eksiğinin bir çocuk olduğunu gören tanrı Tupã, onlara eşi benzeri görülmemiş güzellikte bir oğlan çocuğu bağışlamış. Çocuk zamanla büyümüş, yakışıklı, cesur, cömert ve de becerikli bir genç olmuş. Kabilesinin insanlarının da, orman hayvanlarının da kalbini kazanmış. Fakat karanlığın tanrısı Jurupari çocuğu öylesine kıskanmış ki, onu ortadan kaldırmak için bir tuzak kurmaya karar vermiş.

Meyve toplamak için tırmandığı ağaçta dev bir yılan tarafından sokulan genç ağaçtan kopan bir yaprak gibi düşüp ölüvermiş. Meğer bu yılan şekil değiştirmiş olan kötü kalpli Jurupari’nin ta kendisiymiş. Çocuğun anne ve babasının tüm neşesinin söndüğünü gören tanrı Tupã kendini sorumlu hissetmiş bundan. Çünkü çift çocukları olmadan da mutluymuş zaten ama şu durumda yeniden mutlu olmalarına imkan yokmuş. Tupã, ölen çocuğun annesinin rüyasına girmiş ve oğlunun gözlerini çıkarıp bir tohum gibi toprağa ekmesini emretmiş kadına. Oğullarının kendilerine “başka bir şekilde” geri döneceğini müjdelemiş.

“Tohum ve soğan ekilir, fidan ve ağaç dikilir”di değil mi, meğer göz de ekilebiliyormuş. Çocuğun ekilen gözlerinden yeni bir bitki serpilmiş ormanda, adına da “guarana” denmiş, yani “insan gözü gibi meyveli olan” anlamında...

Böyle ilginç meyveleri olan Guarana bitkisi ya da Paullinia cupana, Amazonlara özgü bir tırmanıcı bitki. Kafein bağımlılarına müjdeler olsun, tohumlarında, kahve çekirdeğinin iki misli kafein barındırıyor.

Guarananın stres azaltıcı, konsantrasyon artırıcı ve kilo verdirici olduğu iddia edilse de bunlar bilimsel olarak ispatlanmış etkiler değil, yalnızca kişiyi 3 ya da 4 saat kadar uyanık tutacak ölçüde uyarıcı olduğu söylenebilir. Bu nedenle tohumlar toplanıp ezilerek toz haline getiriliyor, bu tozdan ise çay, enerji içecekleri ve gıda takviyesi ilaçlar üretiliyor... İşte karşınızda insan gözü gibi meyveli olan guarana!